“Şimdi burada bugüne
kadar hiç denenmemiş bir şeyi,
Bir kaosu meydana
getiren unsurları sınıflandırmaya çalışacağız”
Herman Melville
Moby Dick
Kendine ait bütün dinamik imkânlarını araştıracak şekilde
özgürleştirilmiş şiir,
düzenin ve öngörülebilirliğin boyunduruğundan kurtulmuş bir
yapı taşır.
Hizada değildir.
Üretilmiş kuralların karşısında durur. ‘Düzensiz’dir. Dilin,
söyleyişin ve algının kalıplarına saldırı özellikleri vardır. Bunu yaparken
saldırı yöntemlerini de yeniden kurar.
Basit sistemlerin düzene uymayan davranış biçiminde,
yaratıcı bir sürecin faaliyeti bulunur.
Kaotik şiir bir türbülanstır. Düzgün bir akış parçalanıp
sarmallara ve burgaçlara dönüşür.
Kaotik şiirde tesadüflerin işleyişiyle ortaya çıkan sonuç,
asla tesadüfî değildir.
Kaotik şiir bir durumun değil, bir sürecin yapısını
oluşturur.
Kendisi bir süreklilik oluşturduğunda, bu sürekliliği kesme
ve sıçrama enerjisine sahiptir. Doğanın kendi doğası gibi nonlineerdir.
Düzenli sabit değerler içermez. Gösterenle gösterilen
arasında yaratılmış uzlaşımcı dizgeyi bozar.
Yapay etkilerin yönlendirdiği tepkileri taşımaz. Tepki,
anlık olayların ve kısa süreli değişkenlerin dışında ve uzağındadır. Bütüne
ilişkindir. Bu nedenle bütünü tahrip gücü barındırır.
Düzeni iyileştirme amacı yoktur. Düzeni yok etme
iddiasındadır. Sistemden köklü bir kopuşun gerekliliğinin bilincini barındırır.
Kaosun bilincine varıldığı an, ‘söz ediş’ biçimi değişmeye
başlar. Zihni sınırlandıran dilin, sembolik ve tekbiçimci yapısını kırmanın
yolu kaotik şiirle mümkündür. Mallarme, “Kim konuşuyor?” sorusuna “ Dil
konuşuyor” yanıtını boşuna vermemiştir. Dil ile ifade edilenin ötesine geçmek,
dilin imhasını gerektirir. Kaotik şiir, dile ihtiyaç duyulmayan dünyayı
hedefler.
Kaotik şiir
geridönüşsüz bir değişim yaratır. Bunun farkında olunamayabilir, şimdilik.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder